Araziye Çıkanlar Dikkat: Yılan! Yılan Sokmalarında Ne Yapılır?

Bahar aylarında ve özelikle yılanların üreme dönemi Temmuzun son haftalarında yılan sokmaları olabilmektedir.

Gerek tarlada gerek ev yakınlarında yılanlara karşı ne yapılmalı, neler bilinmeli?

Türkiye’de yılanlar;
''Dünyadaki 3 bin yılan türünün sadece 40'tan biraz fazlası Türkiye'de tespit edilmiş. Bunlardan yaklaşık 10 tanesi engerek grubuna dahil. Bir tane Şanlıurfa civarında 2000 yılının başlarında yakalanan çöl kobrası var.

Türkiye’de yılan sokmaları;
Türkiye'deki zehirli yılanların neredeyse tamamı Vipera cinsine aittir, yani Engerekdir. Engereklerin zehri kanın yapısını bozar bir kişi engerek tarafından ısırıldıysa ve engerek hatırı sayılır miktarda zehir enjekte ettiyse: Bölgesel ağrı, şişme, ödem, deri renginin değişmesi ortaya çıkacaktır. Bazı durumlarda yara ve hastanın dişetlerinde kanamalar meydana gelir. Ciddi zehirlenmelerde ise dirsek ve diz üzerine geçen şişmeler veya kanamalar 2 saat içinde görünebilir.
Bu hayvanlar davranış gereği zorda kaldıklarında kendilerini savunmak için daha hareketlidirler. Kaçma faaliyetleri gösteriyor, avlanma sırasında daha aktif oluyorlar. Zehirli yılanlar ise iç güdüsel davranış gereği zehirli olduklarını, beslenme tarzlarını bildikleri için daha ağır hareket ederler ama seri hayvanlardır. Avlanma sırasında son derece çevik hareketler yaparlar. Bunların bulunduğu ortamlarda dikkatli davranış sergilememiz gerekiyor. Doğada dolaşırken asla çıplak ayakla dolaşmamalıyız. Çalı çırpı arasında dolaşırken dikkat etmeliyiz.
Özellikle zehirli yılanlar akşamları alaca karanlıkta üremek için hareket ettikleri için bu hayvanlara daha sık rastlayabiliriz.

Eğer bir zehirli yılan tarafından zehirlenme olayı gerçekleştiyse:

1. Öncelikle yılan sokan kişinin sakinleşmesi gerekir.
2. Çok fazla hareket etmemelidir. Zira daha fazla hareketlenmek zehrin yayılmasını arttırmak demektir.
3. Eğer kolda ise yüzük bilezik saat gibi şeyleri hemen çıkarmamız gerekiyor.
4. Eğer hastaneye bir saat mesafe varsa hastane için bir takım önlemler alınmalı ve ısırılan yerin biraz üzerinden çok sıkmadan bir cisimle bağlayabiliriz. Yani (mendil, kravat, serum lastiği) ile sıkabiliriz. Buradaki amacımız sadece lenf dolaşımını geciktirmek, engellemek.
5. Hastaya hiç bir tedavi uygulanmasa bile ölüm olayı (Yılan büyükse ve tüm zehirini boşalttıysa ve ısırılan kişi sağlıklı değilse) 24 saatten önce gerçekleşmez bu yüzden acele edip yanlış bir hareketten kaçınılmalıdır.
6. Bölgeyi sabunla iyice yıkamak ve tam teşekküllü bir hastaneye hastayı ulaştırmak.
7. Hastaya kesinlikle alkol VERİLMEMELİ, Antihistaminik ilaçlar VERİLMEMELİDİR.



Yılan ısırmalarına karşı bilinmesi gerekenler:
  1. İlk yapılması gereken kendinizi yılana ısırtmamaktır.
  2. Sopa yada taş ile onu kaçırtmak her zaman doğru bir davranış değildir.
  3. Yılanlar sağırdır ve sadece yerdeki titreşimleri algılarlar.
  4. Yılanlar süt kokusu cezbeder ve adeta çağırır. Sütleri açık bırakmamalıdır.
  5. Arazi koşullarında kalın bir pantolon ve botla gezinmek sizi için bir çözüm olabilir.
  6. Bulunduğunuz ortamdaki kaya ve kütükleri asla kaldırmayınız. Eğer kaldırmanız gerekirse kütüğü ileri doğru yuvarlamak yerine ilerisinden tutup kendinize doğru çekin böylelikle yılan size doğru değil, ileri doğru kaçacaktır.
  7. Yılanlar aşırı korkmadıkça, rahatsız edilmedikçe, köşeye sıkıştırılmadıkça ve üzerlerine basılmadıkça asla bir insanı ısırmazlar.
  8. Türkiyedeki yılanların çoğunun zehirleri sağlıklı bir insanı öldürecek düzeyde değildir yine de canınızı oldukça yakabilir.
  9. Yılanlar genellikle çalı altlarında ve bir yere öbek olarak yığılmış, saman, yada çalı çırpı altında saklandıklarından ateş yakmak için çalı ararken dikkatli olmalı ve bu gibi yerlere çıplak elinizi sokmayınız. Önce bir sopa ile çalılarda gürültü yaparak yılanın kaçmasını sağlayınız.
  10. Kamp kurarken kamp yeri seçimi çok önemlidir, taşlık, kayalık ve çalılık yerlere kamp kurmayınız çünkü bu gibi yerler yılanların sıkça bulunduğu ve bulunmaktan hoşlandığı yerlerdir.
  11. Zehirli yılanlar genellikle güneşin battığı ve doğduğu alacakaranlık saatlerinde avlanırlar ve bu saatlerde ortaya çıkarlar bunun için ateş için odun toplama işini bu saatlere bırakmayınız.
  12. Yerde gördüğünüz delikler genellikle tarla faresi, köstebek gibi hayvanların açtığı deliklerdir ancak yılanlar da bu deliklere girip kemirgenleri yedikten sonra saklanmak amacıyla kullanabilirler.
  13. Tedavi edilmemiş engerek ısırmalarında dahi 24 saat içinde bir ölüm olayı hemen hemen imkansızdır.
  14. Derhal mekanik emme yapılmalıdır. Şayet yarım saat içinde ısırılan yerde bazı belirtiler ortaya çıkarsa bir zehirlenme ihtimali vardır. Bu durumda tedaviye geçmek için vakit kaybedilmemelidir. Ancak telaşlanma ve heyecan aynı şekilde tehlikeli olabilir. Bu bakımdan hasta yatırılmalı ve sakinleştirilmelidir.
  15. Bazı hassas kimselerde (yılan zehirine aşırı duyarlı) ısırılma olayından hemen sonra kasılmalar ortaya çıkar, bu durumlarda mümkün olduğunca çabuk tıbbi yardım gereklidir.
Bu arada yeri gelmişken bu dereceleri ve doktor tarafından uygulanacak serum dozunu yazalım.
1. Derece: Yılanın soktuğu yerde şiddetli ağrı ve zonklama diş çevresinde 3-6 cm arası ödemli kızarıklık, görülür. Zehir emildiyse seruma gerek yoktur, 12 saat içinde belirtiler kaybolur. Zehir emilmediyse baldırın ön-yan yüzü veya kalçadan 1 ampul yılan serumu yaptırmak (Bir doktora) yeterlidir. (Önceden antiseruma alerji olup olmadığı kontrol edilmelidir)
2. Derece: 1. derecedeki belirtilere ilaveten, şişkinlik ve kızarıklıklar vücuda yayılmaya başlar, ödemli bölgede kanamalı lekeler ve morluklar belirir. Bunlara ilave olarak; Terleme, bulantı, kusma, karınağrısı, hafif ateş varsa, bu 2. dereceden bir zehirlenmedir ve doktor tarafından 1 ampul yılan serumu iv. olarak, bir ampul de kalçadan olmak üzere toplam 2 ampul serum yaptırılır (doktor nezaretinde).

1 yorum:

Yorum yaptığınız için teşekkürler..